/>

SON DAKİKA

“Bu zihinsel bir değişimle gerçekleşebilir”

27 Nisan 2021, Salı 16:12

     


Bağımsız Cumhurbaşkanı Adayı Avukat Ali Aktaş, “Türkiye’de mülakat rejimi ciddi bir adaletsizlik ve yolsuzluk doğuruyor. Bugün her üç gençten biri işsiz. Türkiye’de işsiz sayısı yüzde 13 ve 14 oranında ama 6,5 milyonu saydığınız zaman bu oran yüzde 30’a çıkıyor. Bu insanlar kamuda iş bulmaya yöneldiği zaman mutlaka torpil mekanizması ortaya çıkıyor. Biz torpilsiz bir memuriyet düzeni, torpilsiz bir siyaset düzeni ortaya koymak istiyoruz. Bu zihinsel bir değişimle gerçekleşebilir” diye konuştu.

(FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYINIZ!)

Geçtiğimiz günlerde yayınladığı video ile bağımsız Cumhurbaşkanı adayı olduğunu açıklayan Antalyalı siyasetçi ve Avukat Ali Aktaş, aday olma nedenini, yapmak istediği projeleri ve birçok konuyu, tvDEN ekranlarında hafta içi her akşam yayınlan Gazeteci Mehmet Aydın’ın sunduğu Z Raporu’nda anlattı. Aktaş, Türkiye’de kalıcı bir sistem değişikliğinin zorunlu olduğunu dile getirdi.

“ALİ AKTAŞ KİMDİR?”

Aktaş, “Antalya’da serbest avukatlık yapıyorum. Neredeyse 13-14 yaşımdan beri siyasetin içerisindeyim. Refah Partisinin 1989 yılında kazandığı beş büyükşehir belediyesinin başkanlarının isimlerini 1992 yılında Refah Partisi ajandasına ‘Fatih’ diye kodlamış son 30 yılını siyasetin bilfiil içerisinde geçirmiş ve Saadet Partisinin kurul üyeliğine kadar Ankara 2’nci bölge milletvekili adayı ve son dönemde de Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı yapmış birisiyim. 23 Nisan’dan sonra yayınımızı Aydın’da bir televizyon kanalında yapmaktan dolayı olağanüstü bir mutluluk duyuyorum. Mutluluk duymamın sebebi şu, rahmetli dedem 94 yaşında vefat etti. Ömür boyu yetimlik hasretini ise gözlerinden okudum. Bende bir yetimim 11 yaşımdayken babam vefat etti. Yetimliğinin kaynağı şuydu, 1921 yılında dedemin babası Hacı Salih, 45 yaşında askerliği sırasında istihbarat savaşında Aydın cephesinde şehit olmuş. Biliyorsunuz ki bir insanın yurdu neresi diye sorarsanız, doğduğumuz, yaşadığımız yer yurdumuzdur ama daha temelde atalarımızın mezarlarının olduğu yer yurdumuzdur. Ben Antalya’yı birinci yurdum, Aydın’ı ise 2’nci yurdum saymakla bu anlamda bahtiyarlık hissediyorum” dedi.

“MEMLEKETİME HİZMET EDECEK BİR SİYASİ PARTİ KÜRSÜSÜ BULAMADIM”

Kendini ifade edebilecek ve projelerini aktarabilecek siyasi parti kürsüsü bulamadığını anlatan Aktaş, “Ben Saadet partiliyim ama orası dâhil olmak üzere kendimi ifade edebileceğim ve memleketime hizmet edebileceğim bir siyasi parti kürsüsü bulamadım. Dolayısıyla kendi fikirlerimi, düşüncelerimi, projelerimi ifade edilebilmesi bakımından Cumhurbaşkanlığına adaylığımı bir siyaset düsturu olarak kullanmak istiyorum. Henüz seçimlere 2 yıl var, bu süre zarfında Türkiye’nin bir değişime ihtiyacı olduğunun tespitini yapıyorum. Yani Türkiye 19 yıl AK Parti iktidarı döneminde görebileceğini görmüştür. Gelişmiş demokrasilerde bile çok başarılı olmuş olsanız da iki dönemden fazla sizi iktidarda tutmuyorlar. Türkiye’nin bir iktidar değişimine ihtiyacı var” diye konuştu.

“AVUKATLIK SADECE MAHKEME SALONLARINDA YAPILACAK BİR İŞ DEĞİLDİR”

Aktaş, “Bylock kullandığı iddiasıyla birçok insan gözaltına alınıp tutuklandı. Bunların sayısı 104 bin civarındaydı, ancak biz bazı isimlerin bu programı asla kullanamayacağı iddiasıyla bir çalışma başlattık. MİT ve BTK olmak üzere çalışmaya yaparak gerçekleri ortaya çıkarttık. Görüldü ki, birtakım uygulamalar üzerinden ezan ve namaz vakitleri üzerinden Bylock sorgulamaya yönlendirme yapılmış, en az 11 bin 480 kişi sanki Bylock kullanmışçasına hapse atıldı, memuriyetten ihraç edildi. Cenabı Allah bize nasip etti, böyle bir sorunu ve problemi ortaya çıkarmak ve çözme imkânını elde ettik. Dolayısıyla bu insanlar hapisten çıktılar ve memuriyetlerine geri döndüler. Aslında böyle büyük rakamların dünya tarihinde eşi ve benzeri olduğunu zannetmiyorum. Türkiye’de yeteri kadar gündeme gelmedi ama üniversitelerde öğrencilere konuştuklarımızı anlatırken avukatlık sadece mahkeme salonlarında yapılacak bir iş değildir, aynı zamanda hak müdafaası böyle risk alarak ve mücadele ederek yapılacak bir iştir denilen bir süreci başlatmış olduk arkadaşlarımızla beraber” diye konuştu.

“FARKLILIKLARI ÖZGÜRLEŞTİREREK BİR ARADA YAŞATAN BİR TÜRKİYE ARZU EDİYORUZ”

Aktaş, “Beş önemli sözcükte vaatlerimi toplamak istiyorum. Bu seçim süreci ve kampanyalarında beş önemli kavrama dikkat çekerek yürütmeyi tasarlıyorum. Birinci kavram ahlaktır, ahlaktan kastım ise sistem ahlakıdır. Yani hâkim kürsüsündeyken siyasi iradeden veya ekonomik nedenlerle karar verme noktasında değil, doğrudan kitaba uygun karar vermek ve sistem ahlakına sahip olmaktır. Bizim bir sistem ahlakına ihtiyacımız var. İkinci kavram ise adalettir. Herkes için adalet istiyoruz. Sadece bizim için değil, bizim gibi düşünenler, yaşayanlar ve algılayanlar için değil, bizim tam aksimize düşünenler içinde adalet istiyoruz. Ahlak, adalet ve üçüncüsü ise özgürlüktür. Sadece benim için özgürlük değil, kendim için istediğimi başkası içinde istemek ve başkası içinde özgürlük alanı tanımak istiyorum. Kim işbaşına gelirse gelsin hemen geçmiş dönemin devr-i sabıkını meydana getirmek gerekiyor. Bugün gelinen süreçte devleti idare edenler muhaliflerin özgürlük alanını daralttılar. Dördüncüsü ise ekmeğimi hakça paylaşırım. Bu ülkede ekmek hakça paylaşılmıyor. Beşinci ilkemiz ise ihtiramdır. İhtiram ümmet ile aynı kökten geliyor ama sadece hürmet ve saygı anlamında değil namusa saygı, dine saygı, düşünceye saygı, inanca saygı ve farklı hayat görüşlerine saygı. Dolayısıyla biz farklılıkları özgürleştirerek bir arada yaşatan bir Türkiye arzu ediyoruz” dedi.

“SİSTEM DEĞİŞİKLİĞİ GETİRMEMİZ LAZIM”

Aktaş, “Beş önemli ilkemiz var, ahlak, adalet, özgürlük, ekmek ve ihtiram. Bunları Türkiye’de bir yapısal sistem mekaniği ile ortak iyi değerler haline getirmek istiyoruz. Bunun sağlanması için gelin benim arkama düşün ben size bunları sağlayacağım iddiası içerisinde yola çıkmak istemiyorum. Geçmişte bunu yapanlar oldu. AK Parti bu şekilde geldi. Bizim sistem değişikliği getirmemiz lazım. Kamu personeli rejiminde çok ciddi sorunlar var. Türkiye’de mülakat rejimi ciddi bir adaletsizlik ve yolsuzluk doğuruyor. Bugün her üç gençten biri işsiz. Türkiye’de işsiz sayısı yüzde 13 ve 14 oranında ama 6,5 milyonu saydığınız zaman bu oran yüzde 30’a çıkıyor. Bu insanlar kamuda iş bulmaya yöneldiği zaman mutlaka torpil mekanizması ortaya çıkıyor. Biz torpilsiz bir memuriyet düzeni, torpilsiz bir siyaset düzeni ortaya koymak istiyoruz. Bu zihinsel bir değişimle gerçekleşebilir” ifadelerini kullandı. (AYHAN BOĞATARAN) 







 
Son Eklenen Haberler