Zeytin yaprağı özütünün diyabete etkisi kanıtlandı
21 Aralık 2019, Cumartesi 15:32Tweet | ||
![]() |
Zeytin ağacı yaprağının demleme usulünden ziyade özütünün çıkarılarak kullanılmasının, tip 2 diyabetli hastaların kan şekerini dengelemede daha faydalı olduğunu ortaya çıkarıldı.
Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Tıbbi Biyokimya Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Abdurrahim Koçyiğit, yaptığı bilimsel çalışmayla zeytin yaprağı özütünün antioksidan özelliğini ve tip 2 diyabetli hastaları tedavi etme potansiyelini ortaya koydu.
Barışın ve bereketin simgesi zeytin ağacının meyvesi, çekirdeği, yağı ve yaprağı antik çağdan bu yana bitkisel şifa kaynağı olarak insanoğlunun hayatında önemli yer tutuyor. Hipokrat ve İbn-i Sina gibi tıbbın kadim hekimlerinin de tedavilerde faydalandığı zeytin yaprağı, antimikrobiyal, antioksidan, antihipertansif, antienflamatuar ve antihiperglisemik etkileriyle şifa kaynağı olarak görülüyor. Günümüzde ise bazıları da zeytin yaprağını, kötü kolesterolü, kan basıncını ve şekerini düşürmek, bağışıklık sistemini kuvvetlendirmek, soğuk algınlığını önlemek ve antibiyotik özelliğinden yararlanmak amacıyla demleme usulüyle hazırlayarak şifa niyetine çay olarak içiyor.
“DEMLEME YÖNTEMİNDEN ZİYADE ÖZÜTÜ ÇIKARILARAK KULLANILMALI”
Geleneksel tıp tekniklerini modern tıp ile buluşturan Prof. Dr. Koçyiğit de ekranda ve sosyal medyada sıklıkla tarifi paylaşılan zeytin yaprağının genetik yatkınlık, obezite ve fiziksel hareketsizliğin tetiklediği, insülin direnci sonucu meydana gelen tip 2 diyabet üzerine olan etkisini bilimsel araştırmaya taşıdı.
Koçyiğit, 7 kişilik ekibiyle Tekirdağ'ın Şarköy ilçesinden toplanan olgun zeytin yaprakları üzerinde bir yıl boyunca hücre kültürü çalışması yaptı. Araştırmalar neticesinde, bitkinin yapısal olarak antioksidan özelliği bulunduğu, demleme yönteminden ziyade özütünün çıkarılarak kullanılmasının kan şekerini düşürmede daha etkili olduğu ortaya konuldu. Maksimum etki için tip 2 diyabet hastalarında uygulanacak dozun önemine işaret edilen çalışmanın sonuçlarına göre, kullanılması gereken net doz hayvanlar ve insanlar üzerinde yapılacak deneysel çalışmaların ardından belirlenebilecek.Henüz preklinik hücre kültürü aşaması tamamlanan ve ileri çalışmaları süren zeytin yaprağının ekstresinin, gelecekte tip 2 diyabetin tedavisi için ilaç olarak kullanılabileceği öngörülüyor.
"TİP 2 DİYABETTE ETKİLİ BİR İLAÇ OLMA POTANSİYELİ VAR AMA DOZ ÇOK ÖNEMLİ"
Yaprağın insülin reseptörlerini ve taşıyıcı proteinleri ne seviyede etkilediğini araştırmak için yola çıktıklarını belirten Koçyiğit, çalışma sürecine ilişkin şu bilgileri paylaştı:
"Yaprakları önce kuruttuk, sonra toz haline getirdik. Dört farklı yöntemle ekstrasyonunu çıkardık. Çünkü burada kullandığımız solventler (çözücü) de önemli. En iyi ekstrasyon yönteminin metanol olduğunu bulduk. Bunları farklı konsantrasyonlarda hücrelerimize verdik. Hangi dozlarda hücrede işe yarıyor, hücreyi öldürüyor, DNA hasarı yapıyor ve kontrollü hücre ölümü dediğimiz apoptozise götürüyor bunları çalıştık. Hücrelerde 'western blot' dediğimiz yöntemle bu reseptörlerin seviyelerine baktık. En az 5 doz uyguladık ve optimum doz dediğimiz, 10 mikrogram mililitre de reseptör düzeylerini yaklaşık 5 kat arttırdığını ama 10'un altındaki dozlarda reseptörleri çok fazla yükseltmediğini, özellikle 40 mikrogram mililitreden sonra hem DNA hasarı hem de apoptozise götürdüğünü tespit ettik.
Dolayısıyla şu sonuca vardık, evet zeytin yaprağı tip 2 diyabette etkili bir ilaç olma potansiyeli vardır ama doz çok önemlidir. Optimum doz dediğimiz bu dozu yakalamazsak fayda görmeyiz, hatta ciddi zarar da görebiliriz. Hastalara bunlar verilirken mutlaka hangi dozda etki edecekse o doza ulaşılması gerektiği kanaatindeyim. Ancak henüz insan için doz öneremiyoruz çünkü hayvan çalışması yapmadık. Bundan sonraki aşamamız hayvan çalışması olacak. Çünkü şu an ekstraktın ne kadar emildiğini bilemiyoruz. Optimum doza ulaşabilmede oral yoldan ne kadar vermemiz gerektiğini bilmek için mutlaka hücre kültürü değil de deneysel hayvan çalışmamızı yapmamız gerekiyor."
"DEMLEMEYLE ETKEN MADDELERİN TAMAMINI ÇIKARAMAZSINIZ"
Prof. Dr. Koçyiğit, zeytin yaprağı tüketenlerle konuşup, onlardaki etkilerini gözlemlediklerini anlatarak, "Fayda ettiğini söylüyorlar fakat bu bizim için bilimsel kanıt değil. Klinik olarak kanıtlamak için mutlaka faz çalışmalarını yapmak zorundayız." dedi.
Dünyada zeytin yaprağının reseptör seviyesi ve transfer proteinlerini birlikte araştıran bir çalışma olmadığının altını çizerek, bu yönüyle araştırmalarının dünyada bir ilk olduğunu ifade etti. Koçyiğit, zeytin yaprağının tüketim şeklinin nasıl olması gerektiğine ilişkin, şu tavsiyelerde bulundu:
"Ezerek toz haline getirip, kapsüle koyarak ya da ekstratını çıkararak kullanabilirsiniz. Halkın ekstraktını kendi imkanlarıyla çıkarıp kullanması mümkün değil. Bu ancak laboratuvar şartlarında yapılabilecek bir şey. Evet, biz ekstraktını çıkardık çünkü bu bitkilerde hem alkolde hem de suda çözünen etken maddeler var. Sadece infüzyonla (demlemeyle) etken maddelerin tamamını çıkaramazsınız. Mecburen alkol de kullanmak zorundasınız. Ancak bunu toz haline getirerek bir yoğurdun ya da yemeğin üzerine atarsanız bir nevi ekstrakt gibi kullanmış oluyorsunuz. İnfüzyonun çok faydalı olmayacağı kanaatindeyim çünkü sadece suda çözünen etken maddeler oradan alınacaktır. Yağda çözünen maddeler de burada çok etkili."
"BİTKİDİR, ZARAR GELMEZ" DİYEREK RASTGELE KULLANILMAMALI
Abdurrahim Koçyiğit, vatandaşları zeytin yaprağını rastgele kullanmamaları konusunda uyararak, "İçerik analizi yapmadan, dozu çok iyi belirlenmeden, 'bir tutam' gibi bir doz belirlemek mümkün değil. Gerçekten içerisinde yeterince oleuropein var mı, hangi dozda kullanılırsa maksimum etki gösterir? Bunlar bilinmeden kullanılırsa ya etkisiz olur ya da toksik etkiye kaçarsınız. 10 hastaya verirsiniz belki 2-3'ü fayda görür ama 2-3 tanesinin de zarar görme ihtimali çok yüksek. Dolayısıyla dozu kesin olarak belirlenmeden rastgele kullanılmamalı. 'Bu bitkidir, masumdur, doğaldır, zarar gelmez, bitki yiyip de ölen mi var?' gibi sözler maalesef halk arasında çok yaygın kullanılıyor. Bunun doğru olmadığını biz çalışmamızda gösterdik. Sağlık Bakanlığından onaylı, içerik analizi yapılmış, dozu ve endikasyonu belirlenmiş bir ilaç olmadan kullanmak sakıncalı." değerlendirmesinde bulundu.
Tip 2 diyabet hastalarına bitkinin tüketimiyle birlikte günlük fiziksel aktivite yapmalarını, günde 10 bin adım yürümelerini ve kilolularsa zayıflamalarını tavsiye eden Koçyiğit, "Literatür şunu söylüyor, kilolu bir insan diyabetken 10 kilo verdiğinde diyabetinin yüzde 40'ı hiçbir ilaç kullanmadan tedavi olabiliyor. Türkiye'de obezite çok ciddi bir problem. Amerika'dan sonra hemen hemen ikinci sırada geliyoruz. Türkiye Dergiler Birliğinin (TÜRDEB) yaptığı bir çalışmada, prediyabet + diyabet oranının yüzde 42'lerde olduğunu söylüyor. Neredeyse halkın yüzde 68,7'a yakını obez + fazla kilolu. Avrupa ortalaması yüzde 5 civarında, dünya ortalaması yüzde 8. Bizim ortalamamız ise yüzde 15." ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Abdurrahim Koçyiğit, kaleme aldığı makaleye internetten ulaşılabildiğine işaret ederek, "Uluslararası hakemli dergilerde hakemlerden geçti, uygun bulundu ve yayımlandı. Yaptığımız çalışma bilimsel olarak ispat edilmiş oldu. Etik onayı aldıktan sonra, deneysel hayvan çalışmasında da aynı sonuçları elde edersek klinik faz çalışmalarına başlayacağız. Hedefimiz Sağlık Bakanlığından onaylı bitkisel bir ilaç üreterek, patent almak. Dünyada bunun örneği çok. Şu anda Amerika'da zeytin yaprağının patentli olduğunu biliyorum." şeklinde konuştu. (AA)

Çeyiz kültürü, Anadolu’nun en köklü geleneklerinden

Aydın’ın en işlek noktalarından biri olan Adnan Menderes Bulvarı’nda yol

Selime Aydemir ve Ukraynalı Victoria Sağdıç'ın sunduğu eğlence dolu program

TVDEN ekibi olarak Aydın’da yaşayan vatandaşlara kentte yaşamın avantaj mı yoksa

tvDEN ekibi olarak Aydın'da mikrofon uzattığımız vatandaşlar, toplumsal değerlerin

Aydın’ın Efeler ilçesine bağlı Eğrikavak Mahallesi’nde incir üreticisi

Aydın’ın Koçarlı ilçesine bağlı Bıyıklı Mahallesi’nde, geçmişin

Aydın’ın 1. Sanayi Sitesi'nde yarım asırdır jiplerle ilgilenen İhsan Akdeniz,

Aydın’da ikinci el otomobil piyasası, son faiz indirimine rağmen hâlâ

Aydın'daki ulaşım imkanlarının yeterliliği, son zamanlarda vatandaşların sıkça

Aydın Efeler’de kurulan pazarda meyve ve sebze fiyatları son dönemde ciddi

Aydın’da ikinci sanayi bölgesinde hizmet veren Kavak’s Oto Bakım

Çerçioğlu’nun ilk oturuma katılmaması ve mecliste yaşanan gerginlik

Koçarlı Ziraat Odası Başkanı Taner Güneş, ilçedeki bamya üreticilerinin

Aydın Yıldızspor Teknik Direktörü Samet Albayrak, kulübün yeni

Aydın’ın İncirliova ilçesinde hizmet veren Nova Mobilya, uygun fiyatlı,

Kardeşköy Spor, 2000 yılından bu yana başkanlığını yürüten Hüseyin

Aydın’ın Efeler ilçesinde, Ramazanpaşa Sarraflar Çarşısı’nda

Koçarlı Ziraat Odası Başkanı Taner Güneş, yaklaşan pamuk hasadı öncesinde

Aydın’ın merkezi noktalarından Sevgi Yolu’nda faaliyet gösteren Sevgi

Hazır giyimin yükselişiyle yok olmaya yüz tutan manifatura kültürü,

Aydın İsabet Okulları, 2025–2026 eğitim öğretim dönemine yeni bir

Bir zamanlar kapı önlerinde çay eşliğinde edilen sohbetler, çocukların

Aydın’ın Efeler ilçesine bağlı Eğrikavak Mahallesi’nde yaşayan

Aydın’da eğitim ve toplumsal dayanışmayı bir arada yürüten Aydın İsabet

Bakan Tekin’in zorunlu eğitim süresinin kısaltılmasına yönelik açıklamaları

Aydın’ın eğitimde öncü kurumlarından Aydın Bil Koleji, 2025-2026 eğitim

Aydın sokaklarında mikrofonumuzu “Bir erkeği en iyi kim tanır, annesi mi yoksa

Aydın’ın Efeler ilçesinde 3, Nazilli’de 2 şubesi bulunan Güldeste

Selime Aydemir ve Ukraynalı Victoria Sağdıç'ın sunduğu eğlence dolu program

Aydın’ın Çine ilçesinde yaşayan Cihan Akkurt, Aydın’ın düşman

Aydın’da vatandaşlara sosyal hayatta kendilerini ne kadar güvenli hissettikleri

35 yıllık deneyimiyle Türkiye’nin en büyük mobilya üretim

2025-2026 eğitim-öğretim yılına sayılı günler kala, üniversite öğrencilerinin

SD İşitme Cihazları Kurucusu Sedanur Koç Kayhan, kulak sağlığı konusunda toplumda

CHP'den istifa edip 14 Ağustos'ta AK Parti'ye katılan Aydın Büyükşehir

Milli Eğitim Bakanlığı’nın aldığı karar doğrultusunda, okullarda serbest kıyafet

Aydın Büyükşehir Belediyesi’nden emekli bürokrat İbrahim Gürdal,