tvDEN ekranlarında Servet Töz'ün hazırlayıp sunduğu Fikrim Var programının konuğu Aydın Demirciler Odası Başkanı ve Aydın Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği Başkan Adayı Muhammet Ali Künkçü oldu. Esnafın özellikle pandemi döneminde yaşadığı sıkıntılar, Pazar günü yapılacak Birlik seçimleri ve seçimleri kazanırsa hayata geçirmeyi planladığı başta e-ticaret olmak üzere projeleri ile ilgili açıklamalarda bulunan Künkçü, “Aydın’ın genelinde bir katma değer oluşturmak istiyoruz” dedi.

“PANDEMİNİN BEDELİNİ EN AĞIR ÖDEYEN İLLERDEN BİRİSİ AYDIN”

Tüm dünyada hakim olan Covid-19 pandemisinde Aydın esnafının yaşadığı süreç ile ilgili Künkçü, “Pandemi döneminde biz çok büyük yaralar aldık. Daha önce de ekonomik yönlerden sıkıntılarımız oldu. Fakat en büyük zorluğu pandemi döneminde yaşadık. Özellikle lokanta, kahve ve berber dükkanlarına sahip kişiler pandemi döneminde çok mağdur oldular. Hükümetimizden belli bir destek aldık ama yeterli kalmadı. Sorunlarımızı tam olarak halledemedik. Fakat yine de kendilerine teşekkür etmek isterim. Pandemi döneminde biz çok büyük sıkıntı yaşadık. O dönemde bütün dünya, bütün iller kendi aralarında toplantı yaparken, biz Esnaf Odaları Birliği olarak bir toplantı dahi yapamadık, kriz masası oluşturamadık. Dolayısıyla bu pandeminin bedelini en ağır ödeyen illerden birisi de Aydın. Bütün ilçelerde bir toplantı dahi yapmadık. Bazı yerlerden destek alabilirdik fakat alamadık. Mesela Denizli Büyükşehir Belediyesi bu konuda destek verdi. 10 bin esnafa 1500’er lira, Büyükşehir’e bağlı Merkezefendi İlçe Belediyesi ise 1300’er lira hibe desteği verdi. Bu kadar belediye esnafına destek verirken biz bunu kendi ilçe belediyelerimizden ve Büyükşehir Belediyemizden göremedik” dedi.

“ESNAFIMIZ ADETA ŞOK YAŞADI”

Künkçü, “Sayın Kılıçdaroğlu Aydın’a geldiğinde bizler de oradaydık. Kendisi Aydın’a gelmeden önce biz bu dosyaları Esnaf Odaları Birliği Başkanımıza Denizli Belediyesi’nin uygulamalarını gösterdik, belgeleri masaya koyduk. Hem Kılıçdaroğlu’na hem de Belediye’ye önerge olarak verilmesini istedik. Fakat Sayın Kılıçdaroğlu geldi bu konu ile ilgili herhangi bir noktaya değinmedi. Kendisi, Büyükşehir Belediye Başkanımıza teşekkür etti ‘Esnafımızın herhangi bir sorunu yok, Başkanımızdan da memnunuz’ dedi, teşekkür etti ve gitti. Ama böyle olmaması lazımdı. O dönemi esnafımızın açısından en az zararla atlatmamız gerekli. Çünkü olağanüstü bir durum ve aniden alınan bir karar var. Düşünsenize bugün dükkânı açıyorsunuz. Ertesi gün size bir yasak geliyor ve bir daha açamıyorsunuz. Ödemeleriniz, vergileriniz, işçi ücretleriniz, evinizin giderleri derken esnafımız adeta şok yaşadı. Kılıçdaroğlu’nun geldiği dönem biz bu dosyaları kendisine iletemedik, Büyükşehir Belediye Başkanımızın da bu durumlardan haberdar olduğunu sanmıyorum. Anlayacağınız her birlik kendi içerisinde çalışmalar yaparken, biz yapamadık. Bir kriz masası oluşturup toplantı yapamadık. Bu konuda biz çuvallamış olduk. Bir araya gelememe ve çuvallama durumun sebebi ise yapıyla ilgili. Esnaf Odaları Birliği’nin kendi yapısıyla ilgili bir durum. Esnaf Odaları Birliği 43 bin esnafın temsilcisidir ve 82 Odanın da en büyük odasıdır. Pandemi dönemi de dahil, şu anda Oda Başkanlarımıza gidin herkes kendince bir şeyler yapıyor” diye konuştu.

“İNSANLARA ÖNCÜ OLABİLMEK ÇOK ÖNEMLİ”

Künkçü, “Sayın Başkanımız iyi bir insan olabilir. Fakat iş bitirici midir derseniz, bence değil. Çektiğimiz sıkıntılar da buradan kaynaklanan bir olay. Bizim elimizdeki güç, Esnaf Odaları Birliği’ne bağlı 43 bin esnafımız var. Fakat Esnaf Odası Birliğimizin hizmet etmesi gereken kişi sayısı 150 bin insan. Fakat bu insanlar itibar olarak da karşılığını bulamıyor. 150 kişilik mahallenin bir muhtarı, Esnaf Odaları Başkanından daha fazla iş yapmıştır. Hem merkezi yönetimde hem de yerel yönetimde. Daha önce de dediğim gibi Başkanımız iyi bir insan olabilir. İyi bir insan olabilirsiniz fakat çözüm odaklı düşünmek ve ona adapte olabilmek çok önemlidir. İnsanın biraz da hayalinin olması lazım. Bir şeyi yapabilmek için idealleri olmalı. İçinde kaynayan şeyler olmalı ki topluma da bir şeyler verebilsin. Arkadaşlarımız heyecanını kaybetmiş olabilir. Yaklaşık 9 senedir görüldü ki bir heyecan söz konusu değil. Bu yaklaşık 9 yılda birçok proje üretilebilirdi. Biz bunları daha önce de yaşadık. Hukusi Akşit Bey başkanlık binasını bırakmış, daha önceki Nurettin başkanımız Bedesten Çarşısı ve Vardar İş Hanı gibi birçok eseri var. Demek ki bir Esnaf Odaları Başkanı çok şey yapabiliyor aslında. Burada insanlara öncü olabilmek çok önemli. İnsanları bir araya getirebilmek, onları ikna etmek gerçekten çok önemli” ifadelerini kullandı.

“BİZ BÜYÜK BİR AİLEYİZ”

Yakın zamanda yapılacak olan Aydın Esnaf Odaları Başkanlığı seçimi ile ilgili Künkçü, “Dünyanın inovasyonuna ve değişimine ayak uydurmak zorundayız. Arkadaşlarımız bu konuda çok zayıf kaldılar. Benim adaylık sebeplerimden bir tanesi de bu. Bu 9 yılda birçok iş yapılabilirdi, esnafın kalkınması sağlanabilirdi. Ama bunların hiçbirine aracılık ve önderlik yapamadılar. Bir tuğla daha üzerine koyamadılar. Allah izin verirse biz bütün Aydın’ın genelinde bir katma değer oluşturmak istiyoruz. Potansiyelimiz zaten var. Biz Aydın’da bence cenneti yaşıyoruz. Ben Aydın hayranıyım. Aydın’ın sahip olduğu potansiyeli harekete geçirecek bir dinamizm lazım. İşte biz buna talibiz. Konut projelerimiz, ilçe ilçe yapılması gereken iş yeri ve dükkan projelerimiz var. Mesela bazı yerlerde eksiklerimizi gördük. Didim’de sebze hali eksikiği olması gibi. Ben bu konuda tecrübeliyim. Zamanında kurum idare ettim ve idare ettiğim kurumların hepsi de başarı sağladı. Biz el ele verirsek çok büyük işler yapabiliriz. Biz büyük bir aileyiz. Esnaf kardeşlerimiz bunu unutmasın” dedi.

“HEM ÜYEMİZ, HEM ODAMIZ HEM DE TÜKETİCİMİZ KAZANMIŞ OLUYOR”

Aydın Esnaf Odaları Başkanı olması dahilinde hayata geçirmeyi planladığı E-ticaret projesi hakkında Künkçü, “Benim en büyük projem E-ticareti geliştirmek olacak. Marketlerin yarattığı haksız rekabet esnafımızı gerçekten bunaltmış durumda. Buna başka türlü bir çözüm bulmamız gerekiyor. Artık devir inovasyon devri, çok farklı bir devir. Eskisi gibi klasik şeyler yavaş yavaş kalkmaya başladı. Bizim de bu konularda ayakta durmamız gerekiyor. Mesela E-ticaret. Aslında biz büyük bir pazarız. 43 bin esnafımız var, hizmet sektörümüz var. Bunları E-ticaret kapsamında bir site kurup, o sitenin içerisine dahil edeceğiz. 43 bin esnafımızın her biri bu sitenin içerisine dahil olacak. Hatta şimdiden arkadaşlarımızla beraber sitemiz için ‘Nasibim’ gibi ya da ‘Siftah’ gibi isimler düşünmeye başladık. Hangisinin tescilini alabiliriz şeklindeki çalışmalarımıza başladık. Eğer başkanlığı alırsam yapacağım ilk şeylerden bir tanesi bu. Amacımız şu; benim pazardaki esnafım, kazak satan esnafım o site sayeye ürününü girecek, satışını yapacak. Diyelim ki oradaki kazak satan esnafım Ağrı’ya, Ankara’ya, İstanbul’a mal gönderebilecek. Hatta ve hatta İstanbul’da ayakkabı tamiri yaptırmak çok zor iştir. Biz internet sitemiz sayesinde ayakkabısını Aydın’a yollayarak esnafımıza tamir ettirmesini sağlayacağız. Biz bunu istiyoruz. Bizim incirimiz, kumaşımız hepsi bu sitede satılacak. 43 bin esnafı bir araya getirmek aslında büyük bir pazar oluşturur. Büyük firmalarla hemen hemen rekabet edebilecek bir hale gelebiliyoruz. Bundan sadece esnaf arkadaşlarımız kar sağlamayacak. Bağlı bulunduğu Oda ve tüketici de kar sağlayacak. Oluşturduğumuz sistemde, üyemiz hangi Odaya bağlıysa komisyonun bir kısmını da bağlı oldukları Odaya vereceğiz. Böylelikle hem üyemiz, hem odamız hem de tüketicimiz kazanmış oluyor. Böylelikle biz de görevimizi yapmış oluyoruz" ifadelerini kullandı. (HAZEL BAYIK / NİSA KIZILKAYA)