SON DAKİKA

“Şehirleşmede meteorolojik parametreler dikkate alınmalı”

15 Aralık 2020, Salı 11:01

     


Türkiye Mimar ve Mühendisler Odaları (TMMOB) Meteoroloji Mühendisleri Odası Ege Bölge Temsilcisi Ayşegül Akıncı Yüksel, tvDEN’de yayınlanan, Gazeteci Mehmet Aydın'ın hazırlayıp sunduğu Z Raporu'nun canlı yayın konuğu oldu. Yüksel, Meteorolojik olayların küresel iklim değişikliğinin bir işareti olduğunu söyledi.

tvDEN ekranlarında yayınlanan Gazeteci Mehmet Aydın’ın hazırlayıp sunduğu Z Raporu’na katılan Ayşegül Akıncı Yüksel, “Meteorolojik olayların çok şiddetli meydana gelmesi aslında bize küresel ikilim değişikliğinin sinyallerini veriyor. Bu nedenle önlemlerin daha ciddi bir şekilde alınması gerekiyor” dedi.

“AYŞEGÜL AKINCI YÜKSEL KİMDİR?”

Ayşegül Akıncı Yüksel Kimdir? Sorusuna Yüksel,” İstanbul Teknik Üniversitesi Meteoroloji Mühendisliği bölümü mezunuyum. Uzun yıllar kamu kurumlarında çalıştım. Daha sonra emekli oldum ancak mesleğimi sürdürüyorum. Meteoroloji Mühendisleri odası, Türk Mühendis Mimar ve Odalar Birliği’nin meslek odası olan 24 odasından biri. Bende Ege bölge temsilcisiyim. Bizim alanımız atmosferde meydana gelen yeryüzüyle teması olan 10-12 km. kalınlıktaki bölümünde meydana gelen hava olaylarına dair bütün etkileşimler hakkında söz sahibi bir meslek alanıyız. Gerek kamu kurumlarında gerek özel sektörde turizm, tarım ve ulaşım bunlar dolaylı olarak toplumun sağlık ve ekonomik durumlarını da etkileyen konular. Bunlara ilişkin çalışmalar yapıyoruz. Çok faz sayımız yok ama elimizden geldiği kadar katkı koymaya çalışıyoruz. Sadece hava tahmini yapmıyor meteoroloji mühendisleri, aynı zamanda su bilançosu ve suya dair özellikle yeryüzündeki sular ile ilgili bütün hesaplamalar, öngörüler, değerlendirmeler ve ölçümler mühendislik hesapları su yapılarına dair bütün mühendislik çalışmalarının alt yapılarını Meteoroloji Mühendisi meslektaşlarımızla birlikte gerçekleştiriyoruz” diye konuştu.

“METEOROLOJİK OLAYLAR KÜRESEL İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN SİNYALLERİNİ VERİYOR”

Yüksel, “Daha 3-4 gün önce kuraklıklardan bahsediyorduk, bugün ise yağışlardan bahsediyoruz. Türkiye kuraklık üzerine konuşuyordu özellikle meteoroloji genel müdürlüğü tarafından yayınlanan kuraklık haritası gerçekten uyarıcı nitelikteydi. Normal seviyelerde bir kuraklık değerlerine sahip Aydın, özellikle tarımla ilgilenen çiftçilerimizin yakından takip ettiği bir kuraklık söz konusuydu. Özellikle İzmir, Aydın civarında ciddi boyutta bir kuraklık yaşıyoruz. Görüldüğü gibi çok şiddetli yaşamaya başladık meteorolojik olayları, meteorolojik olay dediğimiz yağış, fırtına, sıcaklıklar ve bunların neden olduğu etkileri. Kuraklıkta meteorolojik bir afet olarak kabul ediliyor. Bu meteorolojik olayların çok şiddetli meydana gelmesi aslında bize küresel ikilim değişikliğinin sinyallerini veriyor. Bu nedenle önlemlerin daha ciddi bir şekilde alınması gerekiyor. Barajlarda su seviyesi yüzde 30’a düşmüş durumda. Bu kısa süreli şiddetli yağışların getireceği birtakım birikimler olacaktır ancak bu demek değildir ki bu sezonu verimli geçireceğiz. Buna karşı gerek merkezi gerek yerel idarelerin ortak bir çözüm etrafında birleşerek farkındalık yaratılması gerekiyor. Çünkü meteorolojik kuraklık hidrolojik kuraklığa, hidrolojik kuraklıkta tarımsal kuraklığa neden olacaktır. Bu durumda yaşamımızı ve ekonomiyi çok ciddi boyutta etkileyecek bir akıştır. Bu nedenle dikkatli olunması ve önlemler alınması lazım. Şehir merkezlerine de yağışın daha fazla düştüğünü biliyoruz. Vatandaşlarımızın da bu tür uyarılara dikkate alarak önlem alması gerekiyor. Can ve mal kaybı olumsuz etkileyen durumlar ama can kaybının herhangi bir telafisi olmuyor, bu nedenle uyarılara dikkat edilmesi gerekiyor” açıklamasını yaptı.

Yüksel, “Aydın’da Aralık ayı yağış ortalaması 123 kilogram, 5 günde yağan yağmur miktarı ise 78 kilogram civarında. Bugün itibariyle bölgemizde Denizli, Aydın, Manisa, Uşak, İzmir’de dâhil olmak üzere yağışın kesildiğini görüyoruz. Önümüzdeki bir hafta boyunca da sıcaklıklarda da önemli bir değişiklik yok. Yalnız şunu belirtmeliyim, uzun yılların ortalamasının üzerinde bir sıcaklık seyrediyor. Bu devam edecek aynı şekilde, bahar havası diyebiliriz bu aylar için” dedi.

“ŞEHİR PLANLAMALARINDA METEOROLOJİK PARAMETRELER DİKKATE ALINMALI”

Meteorolojik parametrelere dikkat edilmesi gerektiğini ifade eden Yüksel, “Şehirleşme anlamında şehirlerin planları yapılırken meteorolojik parametrelerinde dikkate alınması gerekiyor. Meslek grupları olarak bu konuya dair raporlarımızı sunuyoruz. İlgili kanunlarda ya da yönetmeliklerde yer almak için bir gayretimiz ve çabamız var. Her şeyden önce bilimsel verilere ve raporlara kulak verilmesi gerekiyor. İzmir 1995’de büyük bir sel felaketi yaşadı, şehir içinde 60’dan fazla vatandaşımızı kaybettik. Bu Karadeniz’de yaşadığımız bir olayın aynısıydı. Çünkü dere yatakları işgal edilmişti evler yapılmıştı. Doğanın yaşı çok uzun yani bu deneyimsel verileri gerekse sayılar verilerle sağlıklı kentler rotasın çizecek yerel ve merkezi birimlere iletiyoruz. Hatta uyarılarda bulunuyoruz, bunları kamuoyu açıklamalarıyla yapıyoruz. Bunların dikkate alınması yaşadığımız birçok sorunun önleyecek nitelikte. Ancak, buna bilime ve akla kulak vermekle, bunu ciddiye almakla başlayacak her şey. Derenin ya da yüzey suyunun deşarjında uygun kullanılacak mühendislik hesaplamalarının son derece akılcı ve bilimsel olması lazım” diye konuştu.

“İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE YÖNELİK DAİRELER KURULUYOR”

Yeni yapılanmalar başladığını dile getiren Yüksel, “Bunun müjdesini vermesem de bir adım kaydedildi. Özellikle iklim değişikliğine yönelik daireler kuruluyor. Örneğin, İzmir’de bu tür daireler kuruldu. Ankara’da kuruldu, bu 81 ilimiz içinde geçerli, çünkü her ilimizde benzer sorunlar yaşıyoruz. Tabi sadece kurulması işin çözümü anlamına gelmeyecek, buna yönelik çalışmalarda da sunulan bilimsel verilerin dikkate alınması gerekiyor. Bakanlığın da önerisiyle böyle bir aşama var zaten. Büyükşehir Belediyelerinde böyle bir çalışma başladı. Bizde Meteoroloji mühendisleri ve oda olarak bu alanlarda yer alarak mesleki bilgilerimizi ve tecrübelerimizi kullanmak istiyoruz. Dilerim bilimin ışığında bir hareket olur. Burada gözetilmesi geren toplum ve kamu yararıdır. Bunun için merkezi ve yerel idareler mutlaka işbirliği içerisinde olmalı ve koydukları hedefe birbirlerini destekleyerek yürümeleri gerekiyor” ifadelerini kullandı.

“İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ KÜRESEL ÖLÇEKTE BİR SORUN”

Ülkemizde görülen hortum ve şiddetli kasırgaların iklim değişikliğinden kaynaklandığını belirten Yüksel, “Ülkemizde de şiddetli kasırgalar ve fırtınalar görülmeye başlandı. Bu olayların ne yazık ki sayı olarak arttığını göreceğiz. Bu da doğal afetlerde sayı ve şiddetin artması, Dünya Meteoroloji Teşkilatı’nın da tespitlerine göre bir küresel iklim değişikliğidir. Tabi ki bunların önlemleri mevcut, bu daha da küresel ölçekte bir sorun, çünkü atmosferin sınırı yok. Yani küresel bazda alınacak önlemlerle atmosferin daha fazla kirletilmeden hükümetler arasında yapılacak anlaşmalarla bu önlemler alınabilir” açıklamasında bulundu. (AYHAN BOĞATARAN) 


HABER VİDEOLARI






 
Son Eklenen Haberler