SON DAKİKA

Zatürrenin en önemli belirtileri nelerdir?

24 Eylül 2019, Salı 12:08

     


tvDEN'de gazeteci Ayşe Yılmaz'la Günaydın Ege'ye konuk olan Özel Aydın Medinova Göğüs Hastalıkalrı Uzmanı Dr. Dicle Akcan Kahvecioğlu, zatürre hastalığına dikkat çekti. Havaların soğumaya başlamasıyla birlikte özellikle kronik hastalığı olanların dikkat etmesi gerektiğini vurgulayan Kahvecioğlu hastalıktan korunma yöntemleri hakkında da bilgi verdi.

Halk arasında zatürre olarak da bilinen pnömoni akciğerin iltihabıdır. Çoğunlukla bakteriler olmak üzere, virüs, mantar gibi çeşitli mikroplarla oluşabilir. En sık hekime başvurmaya neden olan, en fazla ölüme yol açabilen hastalıklar arasındadır. Sağlıklı genç erişkinlerde de görülebildiği gibi, özellikle 65 yaş üstü yaşlılarda, çocuklarda, kronik bir hastalığa sahip olanlarda (böbrek, şeker, kalp veya akciğer hastalığı gibi), sigara kullananlarda, bağışıklık sistemini baskılayan bir hastalık veya ilaç kullanımı varlığında daha sık görülür. Toplumda gelişen pnömoniler tüm dünyada hastane başvurularının, tedavi giderlerinin, iş-okul günü kayıplarının ve ölümlerin önemli bir kısmından sorumludur.

HANGİ SIKLIKLA GÖRÜLÜR?

Hekime en sık başvurunun zatürreden yapıldığını kaydeden Kahvecioğlu, şu bilgileri verdi;

"Dünyada en sık görülen hastalıklar arasında zatürre 6. Sırada yer alır. Türkiye geneline baktığımızda Sağlık Bakanlığı istatistiklerine göre zatürrenin yıllık görülme sıklığı %1.15’tir. Tüm hastane yatışlarının ise %1.9'unu zatürre hastalarının oluşturduğu dikkati çekmektedir.

BELİRTİLERİ NELERDİR?

Ateş, öksürük, balgam çıkarma, göğüs ağrısı en sık görülen belirtilerdir. Nefes darlığı, bilinç kaybı, bulantı-kusma, sık nefes alıp verme, kas-eklem ağrıları, halsizlik gibi belirtiler de görülebilir. Ağır zatürre durumlarında ciddi nefes darlığı, tansiyon düşüklüğü ve bilinç bulanıklığı olabilir.

TANISI NASIL KONULUR?

Daha önce belirtilen şikayetleri olan hastaların mutlaka bir Göğüs Hastalıkları uzmanına başvurmaları gerekmektedir. Hastalar muayene edildikten sonra akciğer grafileri çekilerek tanı konur. Bazı hastalarda kan tetkiki, bilgisayarlı tomografi ve balgam testleri gibi ileri incelemeler gerekebilir.

NASIL TEDAVİ EDİLİR?

Zatürre tanısı konduktan sonra en kısa zamanda antibiyotik tedavinin başlanması gereklidir. Antibiyotikler, ağrı kesiciler, ateş düşürücüler gibi ilaç tedavilerinin yanında bol sıvı alımı, istirahat de tedaviye yardımcı olur. Çok ağır zatürre durumlarında yoğun bakımda yatış, solunum desteği uygulanma zorunluluğu doğabilir.

Hastanın yaşı, kronik hastalıkları, zatürrenin şiddeti gibi durumlar dikkate alınarak antibiyotik tedavisi başlanır ve ayaktan mı, yoksa hastaneye yatarak mı tedavi edileceğine karar verilir.

Tedavi süresi hastalığın başlangıçtaki şiddetine, sorumlu mikroba, eşlik eden bir hastalığın olup olmamasına ve hastanın bireysel yanıtına göre değişebilir. Genellikle ateşin düşmesini takiben 5-7 gün daha antibiyotiğe devam edilmesi önerilmektedir. Ancak bazı mikrop türlerine bağlı zatürre durumlarında tedavi süresini 10-14 güne bazen 21 güne kadar uzatmak gerekebilir.

KORUNMAK İÇİN NE YAPILMALI?

Altta yatan kronik hastalıkların kontrol altına alınması, dengeli beslenme, toplum içinde maske kullanımı gibi hijyenik önlemler, sigara ve alkol alışkanlıklarının kontrolü, pnömokok ve yıllık influenza aşıları ile zatürrenin sıklığı ve ölüm oranı azaltılabilir. Aktif veya pasif sigara içmek bir risk faktörüdür. En sık zatürreye neden olan mikrop pnömokoklardır. Pnömokoklara karşı yapılan pnömokok aşısı (zatürre aşısı) aşağıdaki durumlarda önerilir.

Pnömokok aşısı yapılması öneriler kişiler:

* 65 yaş ve üzeri

*Kronik hastalık (Ağır akciğer hastalığı, kalp ve damar, böbrek, karaciğer ve şeker hastalığı olanlar)

* Kronik alkol kullanan kişiler

* Dalağı alınmış olanlar

• Bağışıklık yetmezliği ve bağışıklık sistemini baskılayan tedavi kullanımı (Kanser hastaları)

• Felç geçirmiş yatalak hastalar

Aşı, koldan kas içine yapılır. Oldukça güvenilirdir, ciddi yan etkilere pek rastlanmaz. Yaşam boyu bir veya iki kez yapılması çoğu kez yeterli olur.

Grip (influenza) de zatürreye zemin hazırlaması açısından tehlikeli olabilir. Her yıl en fazla gribe neden olan mikropların belirlenmesi ile her yıl yeni aşı hazırlanır ve grip aşısının her yıl tekrarlanması gereklidir. Aşı eylül, ekim, kasım aylarında yapılabilir. Aşı yapılması gereken kişiler aşağıda belirtilmiştir.

Grip aşısı yapılması gereken kişiler:

• 65 yaş ve üzeri

* Kronik akciğer hastalıkları (KOAH, bronşektazi, astım, kalp ve damar hastalığı)

* Şeker hastalığı, böbrek fonksiyon bozukluğu ve bağışık sistemi baskılanmış kişiler

• Yüksek riskli hastalarla karşılaşma olasılığı olan hekim, hemşire ve yardımcı sağlık personeli

• Grip yönünden riskli şahıslar ile birlikte yaşayanlar (Altı aydan küçük bebekle yakın ve sürekli teması olanlar)

• Güvenlik görevlileri, itfaiyeciler gibi toplum hizmeti veren kişiler

• Grip sezonunda gebelik

Aşı kas içine yapılır. Ağır yumurta alerjisi olanlara yapılması sakıncalı olabilir. Yapıldığı yerde ağrı, hassasiyet gibi basit yan etkiler olabilir.

HASTALIĞIN TAKİBİ NASIL YAPILIR?

Zatürre ani başlangıçlı ve genellikle tedaviyle hızla iyileşen bir hastalıktır. Tedavi başlangıcından sonra bir veya iki hafta sonra hekim, hastayı muayene eder ve gerekli testleri yapar. Bazen tedavi süresinin uzatılması veya ek incelemeler gerekebilir.

Eğer zatürre tanısı almış, tedaviniz başlamış ve tedavinizin başlanmasından sonra 72 saat geçmiş olmasına rağmen ateşiniz düşmediyse, hala öksürük, balgam çıkarmanızda azalma olmadıysa tekrar hekime görünmelisiniz.

DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

Bazen akciğer kanseri, tüberküloz (verem) gibi hastalıklar zatürre gibi bulgu verebilir. Bazen zatürre mikroplara bağlı olmayabilir. Bu durumların ayrımı için bir Göğüs Hastalıkları uzmanına başvurunuz." (AYŞE YILMAZ)







 
Son Eklenen Haberler