Seydişehir Sokak Hayvanlarını Koruma Derneği Başkanı Ayla Sayar,” Derneğimiz yeni kuruldu ama bizim hayvanlara yönelik çalışmalarımız daha öncesine dayanıyor. İki yılın sonunda 400’e yakın sokak hayvanını sahiplendik” dedi.

(FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN)

tvDEN ekranlarında yayınlanan Gazeteci Mehmet Aydın’ın hazırlayıp sunduğu Z Raporu’nun konuğu Seydişehir Sokak Hayvanlarını Koruma Derneği Başkanı Ayla Sayar oldu. Sokak hayvanlarına yönelik önemli çalışmalar yapan ve birçok hayvanı sahiplenen Sayar, hayvan severlere seslenerek yavru köpekler için mama isteğinde bulundu.

“ASLI SAYAR KİMDİR?”

Sayar, “Seydişehir doğumluyum, Güzellik salonu ile bir kuaför dükkânım var. Evliyim iki tane oğlum var. İki tane özürlü köpeğim vardı, araba çarpmıştı biz bu köpekleri ameliyat ettirdik. Sakatlardı bunlar için bir bahçe kiraladım. Kiraladığım bahçede köpeklerin bakımını gerçekleştirmeye başladım. İki tane derken on tane oldu, hep yaralı olan hayvanları aldım, hasta olanları derken sayılar 30-60 hayvanı buldu. Tuttuğum bahçeden rahatsız olanlar beni şikâyet etmeye başladı, belediyemizde bana böyle bir imkân verdi. Belediyemizle birlikte bir barınak açtık, sağ olsunlar onlarda beni çok desteklediler ve hep yanımda oldular. Barınağı açtıktan sonra 200 köpek derken 300 köpeğe ulaştık ve bu şekilde ilerledik. Şu anda 400’e yakın köpeğim var. Her gün yeni canlar geliyor, her gün anneler ve yavrular kapının önüne atılıyor. Aracımla gidip atılmış olan köpekleri alıyorum, barınağıma götürüyorum. Tedaviye ihtiyacı varsa tedavisini yapıyorum, açsa yemeğini suyunu verip güzel bir barınağa yerleştiriyorum” dedi.

“İKİ YILDA 400’E YAKIN HAYVANI SAHİPLENDİK”

Sahipli hayvanlarında barınağın önüne bırakıldığını söyleyen Sayar, “Sahipli hayvanlarda bırakılıyor, bizim oraya günde 20’ye yakın yavru ve anne köpek bırakılıyor. Biz açıkken de getirenler oluyor, kapalı olduğumuz zamanlarda da kapını önüne atıp gidiyorlar. Bende onları alıp güzel bir şekilde barınağa yerleştirip tedavisini de yaparak bakmaya çalışıyorum. Derneğimiz yeni kuruldu, yapmış olduğum çalışmaları da daha önceden gerçekleştiriyordum. İki yıllık çalışmalarımızın sonucunda 400’e yakın hayvana ulaştık. Sokağa çıkma yasağının olduğu bu dönemde hayvanlar sokaklarda hep aç kalıyorlar. Ben arabama mama koyuyorum, nerede görsem bu canlardan kedi ya da köpek olsun hep mama döküyorum önlerine. Yetişebildiğim kadarıyla hepsini doyurmaya ve bakmaya çalışıyorum. İnsanlar doğanın dengesiyle hep oynadığı için bu hayvanlar hep aç kalıyorlar. İnsanlarımız bu canları iteleyip kakalıyor, önlerine bir lokma yemek koymaktan acizler. Çöpe atacakları yemekleri bir kabın içerisine koyup kapılarının önlerine koysalar bu canların hepsi doyar. Diyorlar ki köpekler bize saldırdı, köpekler size niye saldırsın, hayvan aç ve bunu anlamak zor değil ki. Onlara bir lokma ekmek verirseniz size köle olur, kapınızda bekçilik yaparlar. Köpekler kendini korumak için havlıyor oda kendini insanlardan korumak için, çünkü insanlar köpeklere tekme atıyorlar, taş atıyorlar. Köpeklerde doğal olarak buna karşı kendini savunmak için havlıyor, bu havlama ısırma anlamına gelmiyor” diye konuştu.

“BARINAĞIMDAKİ HAYVANLARIN HEPSİ BENİM EVLADIM GİBİ”

Barınaktaki hayvanları evladı gibi gördüğünü belirten Sayar, “İşim olduğu zamanlar dükkâna gidiyorum, işimi bitirdiğim zaman barınağıma geçiyorum. Zaten bizim barınakta cennet gibi bir yer, ayrı bir dünyaya gitmiş gibi oluyorum, çünkü hepsi çok tatlı hepsi çok güzeller. Ben onlara evlat gözüyle bakıyorum, hepsi benim evladım. Hiçbiri beni ısırmaz, hepsiyle de ayrı ayrı bir duygusal bağım var. Türkiye genelinde sokak hayvanları ile ilgili yapılan çalışmaların yeterli olduğunu düşünmüyorum. Her şeyi belediyeden de beklemeye gerek yok, insanlar bu hayvanlara sahip çıksa bu canlar çaresizce ortada kalmaz. Biraz insanların kendi vicdanlarına bırakmak lazım, kimisi hayvanın aç olduğunu görerek, bilerek belediyeye bırakıyor işi, bu insanlık değil ki. Ben bu konuda insanlarımıza örnek olmak istiyorum gerçekten, gecenin yarısı olsa bile hasta ya da yaralı hayvan görsem aracımla fakülteye götürüp tedavi ettiriyorum. Hayvanları öyle görmeye dayanamıyorum çünkü çok seviyorum. Çocuklarımda hayvanları yaralı ya da hasta görse eve getirip kendi odalarında bakıyorlar” dedi.

“BİZİM AMACIMIZ SOKAKTAKİ HAYVANLARI BİR YUVAYA KAVUŞTURMAK”

Sayar, “Bizim köpekleri satma gibi bir durumumuz yok. Biz buna karşıyız. Bizim amacımız sokaklardan aldığımız hayvanları sahiplendirmek, yuvalandırmaktır. Bir insana verdiğim zamanda ise bir form tutarım, imzasını ve tüm bilgilerini alırım. Köpeği tekrar geri getirmek şartıyla veririm. Bu şekilde hayvanların takibini yapıyorum. Hayvanlarımıza olan masraflar ise aylık 15 bin TL’yi buluyor. Hayvan sever kardeşlerimizden şunu istiyorum, elimde çok fazla annesiz olan yavru köpek var. Belediyemiz sağ olsun mamaların aldı, hastalıklarıyla her şeyiyle ilgileniyorlar. Yavrular çok olduğu için elimde yavru maması yok. Yetişkin maması yiyemiyorlar, bana en çok lazım olan süt, yaş mama ve yavru maması bunlar bana canlar için lazım. Hayvan sever kardeşlerimden yardım eli uzatmak isteyen olursa bu canlar için desteklerini bekliyorum. Sosyal medya hesaplarımdan da bana ulaşabilirler. Sevgili kardeşlerimizden ben şunu istiyorum, bu hayvanlara sahip çıkalım, onları ezmeyelim. Herkes kapısının önüne bir kap yemek ve su koysun, ben bunu istiyorum. Bu canların aç kalmasını istemiyorum. Ben bütün inanlara hayvan sevgisini aşılamak istiyorum, bu duyguyu tadan bir insan bunu bırakamaz bir daha” açıklamasında bulundu. (AYHAN BOĞATARAN)