SON DAKİKA

“Biz kimseyi FETÖ’cülükle suçlamıyoruz ama ortada deliller var”

11 Aralık 2020, Cuma 11:13

     


CHP Eski Aydın İl Başkan Yardımcısı ve Gazeteci Serhan Seyhan, “Biz kimseyi FETÖ’cülükle ya da başka bir şeyle suçlamıyoruz. Ama ortada deliller var, bu delilleri sormak gazetecilik mesleğini yapanların asli görevidir” dedi.

CHP Eski Aydın İl Başkan Yardımcısı ve Gazeteci Serhan Seyhan, tvDEN ekranlarında hafta içi her gün yayınlanan Gazeteci Emin Aydın'ın hazırlayıp sunduğu 'Baş Başa' programının konuğu oldu.

Aydın halkının imkânlarını siyasi ikbal uğruna heba edildiğini belirten Serhan Seyhan, “Aydın’da son 6 yıldır, 20 milyonun üzerinde 5 tane proje yok.1 milyar 200 milyonluk bütçe yapılıyor, Aydın’da 20 milyonluk beş tane proje yok. Diyorlar ki ASKİ Sarıçay barajını yapıyor ve Aydın halkıyla buluşturuyor. Sen 20 milyon verip ASKİ’ye hizmet binası yapamamışsın, kalkmış diyorsun ki biz Sarıçay barajını yapıyoruz. Aydın halkının bütün imkânlarını kendi siyasi ikbaliniz için kullanıyorsanız biz bunları her yerde konuşuruz” dedi.

“BASKI POLİTİKALARIYLA İNSANLARI SİNDİRMEYE ÇALIŞIYORLAR”

Serhan, “Büyük Aydın Aile Belediyesi kavramı süreci şöyle başladı, Aydın Belediyesi’nde eşi dostu ve akrabayı işe almak dönemi Aydın Büyükşehir olmadan önce başlayan bir süreç aslında. Öyle bir durum ki, belediye çalışanlarının büyük bir kısmına sorun ya Kadıköy ya da Alanlı’lıdır böyle bir ortalama var. Bunun sebebi ise şu, bu bölgelerde kendince bir mevzi kazanan kim olursa olsun Büyükşehir Belediye Başkanı üzerindeki yaptırım gücüyle kendi ailesini dostunu çevresini Büyükşehir Belediyesi personeli haline getirmiş durumda. Bu şöyle bir durum değil, Özlem Çerçioğlu bu benim genel sekreterim ben bunu işe alayım gibi bakmaz olaya ne kadar faydalanıyorsa, faydalandığı ölçüde kendilerine bu imkânı tanır. Bu kontrol mekanizmasının farklı bir yöntemi sadece topluma açıklayamayacağı değil, yapacağı her iş içinde mevzi oluşturmak ister. Bu gestapo zihniyetinin açılmış hali, yani insanların eşini, dostunu ve akrabasını kontrol altında tutabilmek ve aksi bir durum oluşursa yapılan hataların bedelini herkes öder gibi bir anlayıştır bu durum. Benim eşim devlet memuru, yani birisinin vasıtasıyla atanmış birisi değil. KPSS’nin merkezi usulüyle atanmış, Aydın’da görev yapan bir belediye memuruydu. Kardeşimin işe girmesi için ben ricacı olmuştum kendisinden kabul etmişti. Validem içinde kendisi teklif etmiş, benim haberim bile yoktu. Benim ilkokul öğretmenliğimi de yapan o dönem AYBA’nın genel koordinatörlüğünü yapan Mefkure hoca o dönem anneme bu konuyla ilgili teklifte bulunmuş, sonra da işe başlattılar. Ben doğruları söylemeye başladığım zaman önce annemi işten çıkardılar, kardeşim daha önce istifa etmişti zaten. Daha sonra kardeşimin eşini de işten çıkardılar. Bize karşı bir sindirme politikası uygulanmaya başlandı. Belediyede birçok dost ediniyorsunuz, yıllarca selam veremiyorlar, selam verseler de verdiklerini göstermek istemiyorlar. Toplum içinde bizimle konuşmaya imtina ediyorlar. Bunun tek bir sebebi ve açıklaması var, Özlem Çerçioğlu korkusu ve baskısı. Bu onlar için zor bir süreç, bizim içinde öyle ama ben alıştım artık. Bu durum bahsettiğim gestapo zihniyetinin baskı politikasına bürünmüş halidir. Sonra diyorlar ki bizim aleyhimize yazarsanız yakınınıza şunu yaparız, eşinizi çocuğunuzu işten çıkartırız gibi söylemlerde bulunarak böylelikle hem medya sektörünü kontrol altına almış oluyorlar hem de işlerine yarayacak insanları el altında tutmanın bir formülünü buluyorlar” dedi.

“BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ’NİN BÜTÇESİ, AYDIN HALKI İÇİN AYRILMIŞ BİR BÜTÇE”

Aydın Büyükşehir Belediye Bütçesinin vatandaşlar için ayrılması gerektiğini belirten Seyhan, “Aydın Büyükşehir Belediyesi’nin bütçesi Sayın Özlem Çerçioğlu’nun ikbali için ayrılmış bir bütçe değil. Aydın Büyükşehir Belediyesi’nin bütçesi Aydın halkının ihtiyaçlarını ve hizmetlerini sunabilmek adına kullanılması gereken bir para olması gerekirken Aydın’daki en büyük sorun, Aydın halkının parasının şahsi siyasi ikbale harcınmış olmasıdır. Bizim en büyük itirazımız buna, yoksa kimsenin bireysel ilişkilerine sözümüz olamaz, olmamalı da zaten. Aydın Büyükşehir Belediyesi genel Sekreteri Ertuğrul Yamen kendisi belediyede çalışmadan önce kardeşi belediye personeliymiş. Genel Sekreterimiz Büyükşehir Belediyesine özel kalem olarak geldi. Memuriyet geçmişi toplamda beş yıl, yani beş yılda bürokrasinin merdivenlerini hızla yürüyerek genel sekreterlik seviyesine yükselebilen bir arkadaşımız. Sonra eşi sözleşmeli memur, ilk kurucu genel sekreterin eşi de belediyede bununla bitmiyor. Mesela örnek veriyorum, Tahsin Kocaman kaç tane kocaman çalışıyormuş daha düne kadar AYBA’da ya da yemekhanelerde sormak lazım. Mesela Zafer Uçan, genel sekreter yardımcısı, kaç tane akrabası ya da kaç tane Kadıköylünün işe girmesine vesile olmuş. Benim ilkokul hocam olan Mefkûre hocam Alanlı’dan kaç kişiyi almış, Aydın Büyükşehir Belediyesi’nde Alanlı’dan kaç kişi çalışmış bugüne kadar. Alanlı ile Mesutlu yan yana Mesutlu’dan kaç kişi çalışıyor Alanlı’dan kaç kişi çalışıyor bunun demokratik ortalaması çıkarılsın. Neden Alanlı’dan, Mesutlu’dan değil? Kadıköy ile Işıklı yan yana, neden Kadıköy’de Işıklı değil bunlar araştırılmalı, tartışılmalı, konuşulmalı. Aydın halkı bunları bilmeli. Kimsenin şahsi düşünceleri inisiyatifleri kurumsal bir tercih olarak kabul edilmemeli. Aydın halkı artık bu sıkıntıyı ortaya koymalı. Pandemi sürecinde ücretsiz izne çıkarılan insanlar neye göre izne çıkarılıyor? bunlar incelenmesi gereken önemli konular” diye konuştu.

“ÇERÇİOĞLU’NA YAKIN İSİMLER ÖNEMLİ KONUMLARA GETİRİLDİ”

Çerçioğlu’na yakın stratejik konumdaki kişilerin yakınlarının işe alındığı söyleyen Seyhan, ”Serdar Adanır'ın da eşini işe aldılar. Bu süreç farklı bir şekilde işliyor çıkartılıp ta tekrar işe alınan arkadaşlarımız da oldu. Efeler İlçe Başkanı Polat Bora Mersin her konuşan siyasinin arkasından atıp tutuyor, yok şöylesin yok böylesin diye. Belediyeden ve belediye şirketlerinden kaç para maaş aldı bugüne kadar ya da spor kulüp üyeliğinden kaç para topladı aylık. Büyükşehir Belediyesi’nden geliri ne kadar? kimse sormuyor, sorulması lazım. Genel sekreter o dönemde BDDK’da memurmuş daha sonra istifa etmiş, 2014 öncesi Aydın Büyükşehir Belediyesi seçimlerinde Aydın Belediyesine danışman ekibi içerisinde Erkan bey ile beraber gelen ekibin içerisindeydi. Erkan beyi ilk tanıdığımda da yanında Önder Yeğen vardı. Biz AYBER şirketini o vesileyle kurduk, ben kurdum ve bağışladım. Şu anda Büyükşehir Belediyesi’nin hali hazırda kurulan AYBER şirketini ben kurdum ve bağışladım Aydın Büyükşehir Belediyesine. Bu süreç içerisinde ben kendilerini tanıdım, bunlar biz bu konuda mevzuata çok hâkimiz. O dönemde kent meydanı ihalesinin, otogarın sıkıntıları vardı. Biz bu sıkıntıları çözeriz diyerek Sayın Çerçioğlu’na destek oldular. Destek olmasının hemen akabinde Büyükşehir Belediyesi olmakla beraber Erkan Karaaslan’ın olacağı tahmin ediliyordu. Genel sekreter olarak ama o ticaret yapmak istedi. Onun yerine de yakın arkadaşı olan Önder Yeğen’i genel sekreter olarak atadı. Bu sürecin başında ‘biz kurtarıcıyız, biz Özlem Çerçioğlu’nu kurtaracağız’ diyerek buraya gelenler, Özlem Çerçioğlu’nun birçok davada yargılanmasının baş aktörleri haline geldiler” dedi.

“GAZETECİ YAKINLARI DA BELEDİYE’DE ÇALIŞIYOR”

Gazeteci yakınlarının da Büyükşehir Belediyesi’nde işe alındığını belirten Seyhan, “Bizim aleyhimizde yazı yazanların tamamının yakınları, Büyükşehir Belediyesi’nde çalışıyor. Durmuş Tuna’nın eşi Gülsüm Tuna, Aysera’da çalışıyor mesela. Metin Can’ın oğlu da ASKİ’de çalışıyor. Hasan Kadife’nin bir yakını yine Büyükşehir Belediyesi’nde çalışıyor. Yine Cem Cemillale’nin eşi Gezgin Değirmenci’nin iki kızı, Ergün Poyraz’ın da çocukları çalışıyor. Bize saldıranların isimlerini çıkardığınız zaman bunların dışında bize saldıran aleyhimize yazı yazanların tamamını toplayın hepsinin göbek bağı Büyükşehir belediyesinde. Aydın Büyükşehir Belediyesi ile ilgili en büyük hayalim, bir programa çıkıp ben sorayım Sayın Büyükşehir Belediye Başkanı cevaplasın, Sayın başkan sorsun ben cevaplayayım. En büyük isteğim talebim ve beklentim bu” diye konuştu.

Seyhan, “Biz kimseyi FETÖ’cülükle ya da başka bir şeyle suçlamıyoruz. Ama ortada deliller var, bu delilleri sormak gazetecilik mesleğini yapanların asli görevidir. Her ne kadar birilerine göre gazeteci sayılmasak ta, insan kendi bildiği işi yapmak zorunda. Ben kendi bildiğim çerçevede değerlendirdiğim zaman olaya şöyle bakıyorum. Çok sordum, dedim ki siz zaman gazetesine ödeme yaptınız mı 17-25 Aralık sonrasında, Türkçe Olimpiyatlarına 2013’kadar hiç sponsor olmazken 2013 yılında meclis kararıyla sponsor olmuş muydunuz? demiştim. Sonra bu olay gelişmeye başladı. 5 milyon dolarlık bir maliyetle yaptırdıkları spor kompleksi Ahmet Kurtuluş ve şu anda firari olan Serkan Kurtuluş’a verildi. Ahmet Kurtuluş ifade vermiş, yargılandığı FETÖ davasındaki mahkeme başkanına 15 Mayıs 2018 yılında ifade veriyor. 31 Mayıs 2018’de de evinde ölü olarak bulunuyor. Ben söylemiyorum Özlem Çerçioğlu’nun yönlendirmesiyle biz bu işi aldık diyor. 5 milyon dolarlık tesis AYBEL A.Ş.’y’e devrediliyor, AYBEL’den de ihale yoluyla bu arkadaşlara verildiği söyleniyor. Soruyorum, bu spor kompleksini halka hizmet etmek adına AYBEL’e verdin, peki AYBEL’den bu arkadaşlara neye hizmet etmek için verdin? Özlem Çerçioğlu’nun bu sorulara cevap vermesi gerekiyor” dedi.

“1 MİLYARLIK BÜTÇEYLE 5 TANE PROJE YAPAMADILAR”

Seyhan, “Özlem Çerçioğlu’nu koruyan birisi sadece siyaseten ya da bir iş karşılığında değil, şu anda devletin parasını kendi ikbali ve kendini kurtarmak için kullanmaya yetkisi var. Durum öyle bir hale geldi ki, hizmetinden çok yolsuzluk iddialarının tartışıldığı bir ortama doğru kayan Aydın’da genel başkan hangi hükme dayanarak çıkıp Özlem Çerçioğlu’nu savunacak. Biz belgeli olarak cevap verdik, sizde belgeli olarak cevap verebiliyorsanız verin, veremiyorsanız hiç gündemi meşgul edip ne Aydın halkını ne yorun ne de Aydın halkının parasını başka yerlere akıtılmasına neden olun. Aydın’da son 6 yıldır 20 milyonun üzerinde 5 tane proje söyesinler.1 milyar 200 milyonluk bütçe yapılıyor, 20 milyonluk beş tane proje yok Aydın’da. Diyorlar ki ‘ASKİ, Sarıçay barajını yapıyor ve Aydın halkıyla buluşturuyor’. Sen 20 milyon verip ASKİ’ye hizmet binası yapamamışsın, kalkmış diyorsun ki biz Sarıçay barajını yapıyoruz. Siz bir bina yapmaktan acizken, baraj yaptığınızı iddia edip, olmayan konular üzerinden basını, medyayı parayla kendi menfaatiniz için kullanıp, Aydın halkının bütün imkânlarını kendi siyasi ikbaliniz için kullanıyorsanız biz bunları her yerde konuşuruz” açıklamalarında bulundu. (ERDAL AYDIN)


HABER VİDEOLARI






 
Son Eklenen Haberler