SON DAKİKA

Kurban kavurmasına dikkat! Uzmanından altın değerinde öneriler

2 Ağustos 2019, Cuma 19:25

     


tvDEN ekranlarında Dr. Betül Akçanal'la Elvan Yurttaş Uyar’ın hazırlayıp sunduğu Uzmanına Sor’da bu hafta, kalp ve damar hastalarının Kurban Bayramı’nda et tüketimi konuşuldu. Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ceyhun Ceyhan’ın konuk olduğu programda yaz aylarında kalp sağlığı konusunda da bilgiler verildi.

Son yıllarda Kurban Bayramı’nın yaz aylarına denk gelmesi, sıcak hava ve yağlı kırmızı et tüketiminin artması, kalp ve damar sağlığı açısından çok dikkat edilmesi gereken bir husus olarak karşımıza çıkıyor.

Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ceyhun Ceyhan, kırmızı et tüketiminde dikkat edilmesi gerekenler ve kalp sağlığı ile ilgili şunları söyledi:

"Et denilince akla yağlı et geliyor. Kurban Bayramı’nda ise kurban kavurması. Kalp damar hastalıklarında genel olarak dikkat etmemiz gereken şey yağlı yememek. Çok aşırı yağlı et yemek, ilerleyen süreçte damarları tıkıyor, damarları daraltıyor ve kap krizine yol açıyor. Protein demek et demek. Fakat fazlası zarar etmek demek. Sadece kalp damar hastalıkları değil, kronik karaciğer hastalıkları, gut hastalığı gibi özellikle proteinden zengin beslenen yiyecekleri fazla kaçırmamak gerekiyor. Bu alışkanlıklarımızı değiştirmemiz gerekiyor.

Kurban Bayramı’nda eti tüketirken dinlendirerek yememiz gerekiyor. Kavurma yaparken doymuş yağ yerine zeytinyağı kullanabiliriz. Etleri yağsız ızgaralarla veya haşlama şeklinde tüketebiliriz. Eti mutlaka bol sebzelerle pişirmek daha mantıklı. Etin yanında bol sebze yemek lazım çünkü etten gelecek zararları bertaraf etmek böyle mümkün olabiliyor.

“YAĞ KADAR ZARARLI BİR ŞEY VAR: KARBONHİDRATLAR”

Tümüyle yağsız yememiz mümkün değil. Yediğimiz gıdalardan biraz biraz yağ alabiliyoruz. Yağ kadar zararlı bir şey daha var, o da karbonhidratlar. Tabi ki sıfır karbonhidrat tüketme şansımız yok ama hamurlu, unlu gıdalarımızı azaltmamız gerekiyor. Bu konuda sadece kalp damar hastaları değil, toplum olarak hepimiz dikkat etmeliyiz ki hastalanmayalım.

BAYRAMDA SAKATAT TÜKETİMİ NASIL OLMALI?

Kırmızı et yerine sakatat tüketiminin, hem trigliserit dediğimiz yağ türünün artmasında hem de kolesterole zararı vardır. Özellikle sakatat denildiğinde karaciğeri aklımıza getirmemiz gerekiyor. Kurban kesildiğinde de ilk yapılan şey karaciğerini kavurup kahvaltıda yemektir. Eğer ki yemek istiyorsak, bol sebze ve yeşillikle kavrulmalı ki zararı da en aza indirmiş olabilelim. Yerken yanında bol domates, biber, yeşillik, yoğurt, cacık tüketebiliriz, Sakatattan özellikle uzak durmak lazım; çünkü en çok kolesterolden en zengin gıda odur.

“ŞEKER YERSEK ŞEKER HASTASI OLUYORUZ”

Şeker bizim diyetimize insanlık tarihine çok sonradan girmiş. 1950 yıllarda sanayinin biraz dürtmesiyle daha kolay ulaşılmış bir gıda olması etkisiyle çok sonradan girmiş. Şekersiz, ekmeksiz yaşama şansımız yok. Ekmeğimizin mesela türünü değiştirebiliriz. Tam buğday ekmeği gibi tam tahıllardan faydalanabiliriz. Siyez unundan yapılan ekmeği tüketebiliriz. İlla tatlı yiyeceksek de az yağlı sütten yapılmış sütlü tatlıları tercih edebiliriz. Basit şekerden (mısırdan elde edilen şeker, glikoz) özellikle uzak durmalıyız. Meyvelerdeki şeker, früktoz, doğrudan kan şekerini yükselten bir madde olduğu için zararlı. Şeker yiyince ne yazık ki şeker hastası olunuyor.

“ŞEKER TÜKETİMİNİZİ ÇEREZ İLE DEĞİŞTİRİN”

Şekeri çok seven bir toplumuz. Karbonhidrat ağırlıklı besleniyoruz. Şeker yerine fındık tüketin, iç badem tüketin, özellikle ceviz tüketin. Bunları da çiğ kavrulmamış şekilde tüketmek daha sağlıklı olur. Şekerimiz düştü, acıktık ve bir şeyler atıştırmamız gerekiyorsa karbonhidratlı bir gıda yerine çerez atıştıralım.

ÇOK FAZLA ÇAY, KAHVE TÜKETİMİ?

Özelikle kalp yetmezliği ve ritim bozukluğu hastalarımızda aşırıya kaçan çay, kahve tüketimi kalp hızında dengesizliğe yol açabilir. Ölçülü içilmediği takdirde bize zarar verir, çarpıntı yaratır. Bayramda da ikramların ölçüsüne dikkat etmemiz gerekir.

YAZ AYLARINDA KALP SAĞLIĞI

Sıcak çarpması dediğimiz bir kavram var. Bu normal sağlıklı insanda bile zararlıyken, ileri kalp damar rahatsızlığı olan, kalp yetersizliği olan hastalarımızda ayrıca risk oluşturuyor. Türkiye’nin en sıcak ilinde yaşıyoruz. 11.00 ile 15.00 saatleri çok sıkıntılı, bu saatlerde dışarı çıkmak çok uygun değil. Serin yerlerde olalım, açık renklerde pamuklu giysiler giyelim. Çünkü terliyoruz vücudumuzun sıcaklığını terleyerek atıyoruz. Terlemek kalp damar hastalarında bazı sorunlar yaratabiliyor. Terlemenin oluşturduğu mekanizma ekstra bir yük oluşturuyor. Kalbinizin pompası zayıfsa ekstra bir yük oluşturulmuş oluyor. Kalp sağlığı açısından yaz aylarında çok sıcaklarda dışarı çıkmayalım, özellikle ağır işler yapmayalım, öğleyin çok ağır yemeklerden uzak duralım, özellikle bayramda. Şapka, güneş gözlüğü ve güneş kremi kullanalım. Serin saatlerde egzersiz yapıp, yürüyelim. Bisiklete binip, yüzelim." (GÜLİZAR AYGÜN)







 
Son Eklenen Haberler